Konut Projeleri
Sahibinden kelimesi genellikle aracı olmaksızın ve komisyon ücreti ödemeden satıcı ve alıcının kendi aralarında gerçekleştirdikleri ticaret terimlerinden birisidir.
Bir inşaata başlamak için inşaat ruhsatı almak gerekir. İnşaat ruhsatının hangi koşullara bağlı olduğu 3194 sayılı İmar Kanununun 22’nci maddesinde açıklanmıştır.
Restorasyonun en genel tanımı tanım aslını bozmadan onarmaktır.
Resen, hukuk dilinde karşımıza çıkan ve kendiliğinden, kimseye bağlı olmadan, bağımsız anlamına gelen bir kelimedir.
Genellikle gayrimenkul alım ve satım işlemleri, emlak vergisi değeri belirleme gibi faaliyetlerde rayiç bedelden söz edilmektedir.
Plan, bina, arsa ve arazilerin kuşbakışı görünümünün ve ölçekli olarak çizilmesidir. Daha çok mimarlık ve mühendislik alanlarında kullanılmaktadır.
Ada, Pafta, Parsel tapu ve kadastro ile ilgili en temel tanımlardır. Taşınmazların yeri, konumu ve büyüklüğü ve sahipleri hakkında kesin bilgi alma amacıyla kullanılırlar.
Ada, Pafta, Parsel tapu ve kadastro ile ilgili en temel tanımlardır. Taşınmazların yeri, konumu ve büyüklüğü hakkında kesin bilgi alma amacıyla kullanılırlar. Her bir tanım belli usuller ile bölünmüş ve bir bütünün parçası olan harita parçalarıdır.
Yapılar başta olmak üzere herhangi bir proje yapılacağı boyutlarda çizilemeyecek kadar büyüktür. Bu yüzden tüm projeler kağıt üzerinde gösterilebilecek boyutlara kadar küçültülerek çizilmek zorundadır.
Oturma hakkı, bir binanın tümünden ya da bir bölümünden konut olarak yararlanma hakkına sahip olmaktır. Medeni Kanun’ da sükna olarak adlandırılan oturma hakkı, başkasının malından belli kurallar içinde yararlanmayı da kapsamaktadır.
Yapıda ikamet eden kişilerin ve mülkiyet hakkı olanların kendi özel kullanım alanları olan bölümler dışında, ortak olarak kullanmak zorunda oldukları kısımlar vardır. Bu alanlar "ortak yerler" olarak anılır.
Müteahhit, bir işi veya projeyi sözleşme kapsamında üstlenerek temin edeceğini ve tamamlayacağını taahhüt eden gerçek ve tüzel kişidir.
Türk Medeni Kanunu'nun 688.maddesi uyarınca paylara ayrılmamış bir taşınmaz malın üzerinde birden fazla kişi hisse sahibi ise bu tür mülkiyet durumuna müşterek mülkiyet denir.
Mürur Arapçadan dilimize geçen bir kelimedir. Merre fiilinin kökünden türemiş olup geçmek, gitmek anlamına gelir. Mürur Hakkı hukuki bir terim olarak kullanılmaktadır.
Mülkiyet hakkı, şahısların taşınır ya da taşınmaz malların üzerindeki yetkidir.
Mücavir alanın tanımı, yakın komşu alanı anlamını taşımaktadır.
Möblenin kelime anlamı mobilyadır. Mobilya sektörünün haricinde en çok emlak sektöründe ve kiralık ev ilanlarında karşımıza çıkmaktadır.
Mortgage, konut edinmek isteyen ancak yeterli birikimi olmayanlar için finansman sağlayan sistemdir.
Meskun, İnsan oturan, insanların yerleştiği ve yaşadığı yer anlamında kullanılan bir kelimedir. Meskun mahal deyince insanların yerleşik olarak yaşadığı, değişik fonksiyonlardaki binaların bulunduğu yerleşim alanları anlaşılır.
Hukuki olarak, bir yerden başka bir yere taşınabilen, ekonomik değeri olan, paraya çevrilebilen malların genel tanımıdır.
Leb dudak, derya deniz anlamındadır. Bir araya geldiklerinde deniz kenarı olarak kullanılmaktadır.
Arazi, sokaklar, kavşak, yapılar, planlar gibi herhangi bir yerin herhangi bir ölçeğe bağlı kalmaksızın özelliklerini ve çevresi ile olan ilişkilerini gösteren çizimlere kroki denir.
Köylerde de yerleşimin düzenli olması ve kişiler ile birlikte köyün ortak ihtiyaçlarının karşılanması ile köy arazilerinin de yerleşim açısından gerekli tespitlerin yapılması ve köy yerleşim alanı olarak ilan edilmesi gerekir.
Kontratın kelime anlamı sözleşmedir. Bir işin yapılması konusunda iki veya daha fazla kişinin anlaşmaları neticesinde karşılıklı olarak onaylayıp imzaladıkları hukuksal sonuç doğuran mukavelenamedir.
Konkordato, ellerinde olmayan sebeplerle ticari durumu sarsılmış, borçlarını ödeme gücünü kaybetmiş firmaların uygun koşullar altında borçlarını ödemeleri için alacaklıları ile yaptıkları anlaşmadır.
Kefalet, bir kişinin sorumluluğunu yerine getirmemesi ya da borcunu ödememesi durumunda bunları başka birinin üstlenmesidir.
Bir yapının yer döşemesinden hemen üstündeki katın yer döşemesine kadar olan mesafeye kat yüksekliği denir. Bu yüksekliğe döşeme kalınlığı dahildir.
İnşaatı tamamlanmış bir binanın kullanılabilir durumdaki bağımsız bölümleri üzerinde maliklerin mülkiyet hakkına kat mülkiyeti denir.
Kat mülkiyeti olan kişilerde maliklerdir. Bu kat maliklerinin tümünün bir araya gelerek oluşturdukları topluluğa da kat malikler kurulu denmektedir.
Kat maliki, yapımı tamamlanmış bir yapının bağımsız bölümlerinde mülkiyet hakkı olan kişidir.